Bayram dönüşü tatlı bir yorgunluk olur. Bol bol gezip tozduktan sonra bünye yorgun düşer bir de bu yorgunluğa dönüşteki işler eklenince benim gibi bir hafta kendinizi toparlayamazsınız. Neyse sözün özü bayramın ikinci günü eşimin ailesiyle birlikte Marmaris ' e gittik. Keyifli bir tatildi ; ama çok yorulmuşum. Dönüşte de çamaşır ve ütüden başımı alamadım. Ancak bugün oturabildim bilgisayarın başına ...
Beş gün süren tatilimizin ilk gününde sabahın erken saatlerinde yola çıktık.
Otele gelir gelmez eşim ve kızım soluğu havuzda aldılar.
Bense güneşlenmekle yetindim.
Akşam da biraz keyif yaptık eşimle :)
İkinci günse sabahtan İçmeler 'i ,
Öğleden sonraysa Marmaris ' i dolaştık.
Sabah yağan yağmurun ardından hava da çok güzeldi doğrusu ...
Üçüncü gün Datça yolları taştan ...
O kadar yolu gitmeye değer mi bilmiyorum ; çünkü pek de umduğum gibi çıkmadı.
Yanlız Eski Datça fena değildi ; Şirince 'nin küçük versiyonu gibi ...
Gündüzümüz fena olmasa da gecemiz güzel geçti ...
Dördüncü gün ise Marmaris 'ten gemiyle Dalyan turu yaptık. Tur fena değil yani Dalyan 'ın ziyaret edilmesi gereken tüm yerlerini görebiliyorsunuz ; fakat koştur koştur ...
Bu yüzden de turdan dönünce resmen pestiliniz çıkıyor.
Önce İztuzu Plajına uğranılıyor. Eşimin elindeki Dalyan 'ın meşhur mavi yengeci ;uğruna geçen yaz Demre dönüşü gecenin on ikisinde Dalyan 'a uğradığımız ama bir türlü yiyemediğimiz mavi yengeç ...
( Sonunda yedik ; kaçışı olamadı bizden )
Yengeçleri gördükten sonra plajda denize giriliyor.
Tabi yine baba -kız keyfini çıkarırken suyun ;
Ben ayaklarımı ıslatmakla yetindim ...
İztuzu Plajından sonra Çamur banyolarına gittik.
Kayıkla önünden geçerken Kaya mezarlarından bahsedildi.
Ve günün sonunda Marmaris 'e dönüş ...
Beşinci gün ise otelden ayrılıp dönüş yoluna geçtik.
Arkamızdaki yerse girişini kaçırıp uğrayamadığımız Gökova - Akyaka ...
(Bir dahaki sefere artık :)
Bunlar da mola yerimiz de görüp de aldğımız kuzularımız İrem 'le Kınalı .
Çok şirinler değil mi ? ...